Konu her neyse; bir işe başlanacaksa ,hakkı tam anlamıyla verilmeli diye düşünürüm hep.Dediğim gibi konu her neyse 🙂

Pandemi diye sıkıntılı bir süreç atlattık / atlatıyoruz malum.Bu dönemin olumsuz,acılı,sıkıntılı ve iz bırakacak birçok hatırası oldu elbet.Ancak birkaç hediyesi de gelmedi değil.

Mesela ben evde kaldım ve yemek yapmaya başladım.Temizlik benden sorulur olmaya başladı.Ben devr aldım diye mi annem kendini saldı ? yoksa annem kendini yaş itibariyle saldığı için mi ben bu işlere bu kadar giriştim bilmiyorum.Her neyse günün sonunda ben sertifikalı bir tatlıcı oldum.( pandemi hediyesi) Aynı zamanda bir Kırmızı oda vakası ya da Masumlar apartmanı Safiyesi de oldum.

Bu konuda annemin yıllardır babana çekmezsin inşallah diye dua ettiği ama konuyu söylemediği genetik döngüye yakalandım sanırım.Babam extra hassas bir adamdı.Ben hassas diyorum siz ölenin arkasından konuşulmaz ,sıfat takılmaz inancı naifliğime verin.Neyse babam hastalık boyutunda temiz bir adamdı.Bu tarz ileri boyut durumlar gözlemlediğimde genelde Freud’a hak veriyorum.Herşeyin fazlasının nedeni hep onun tezlerine yani çocukluğumuza çıkıyor.Onuda bizi de yoran bu döngüye kim nasıl itti tam olarak bilemiyorum ama hırsını alamadığı kadar eksik bir çocukluk belki de bazı nokta atışı duyguları eksik bırakan ebeveynler olabilir.

İşte annem de tam olarak bu durumun genetik olmamasını arzu ediyordu ki yaklaşık 4 yıl önce temizlik robotu ile aramda başlayan dev rekabet devreye girdi.Annem ve etrafım minik minik uyarılarda bulunmaya başladılar.Tamam Güloya,yeter Güloya diye başlayıp aaaa başlarım senin temizliğine şeklinde şiddetlenen ,aşırı bıkkınlık ve endişe içeren uyarılar bunlar.Gratiste ojeleri aynı hizzaya sokmaya çalıştığımı,öndeki kadının montuna dökülen kahve izini silmek için ıslak mendil çıkattığımı ,makaron kursunda tezgah üstünü silmeye çalıştığımı,orası pis oturmayın diye insanlara karıştığımı ,iş arkadaşlarım yerlerinde değilken masalarını ciflediğimi iddaa edenler de var.

Neticede insanın hastalığını ya da aşırılığını tetikleyen olaylar vardır.O aşırılıklar pusuda yatar ve dönemi beklerler.Pandemi de benim için tetikleyici oldu sanırım.

Ben ve benim gibiler için söylüyorum.Bir çocuğu okutmaya kalkışırsak ,bir hayvanı evlat edinirsek,Bir hayır kurumuna bağış yapacak ve ziyarete gideceksek,bir işte çalışıyor ve maaş alıyorsak,bir canlının bakımını üstlendiysek,evlatsak,evlat edindiysek ,anneysek,babaysak hakkını verelim.Temizlik ise bunlardan biri olmasın.Hayat kısa….çok kısa.Siz bunu okuyadurun ben toz alıcam❤️


“HAKKINI VERMEK” için bir cevap

Güloya ALKOR için bir cevap yazın Cevabı iptal et