Benim daha Halil İnancık kitapları kadar annemi yazasım var da …yüreğime yazıp yazıp siliyorum şimdilik dursun.Bugün ise insanlar neden ayrılır onu konuşalım.

Bugün başsağlığı için ilkokul arkadaşlarımdan biri aradı kocasından boşanmış aklın dağılsın dedi anlattı.Telefonu kapatınca kendime düşen ayrılık hikayelerini de gözden geçirdim.Bir kez daha farkettim ki insanlar bin yıldır aynı /yakın sebeplerden ayrılırken ,iki taraf da genel ayrılık sebeplerini bilip bunca ortak vukuata şahit oluyorken ,kadının huyu ,adamın yaradılışı belliyken.attan düşenin önüne örnek bin tane attan düşen varken hala neden ayrılık diye bir eylem var ?

işte şu yüzden: Çünkü ateş düştüğü yeri yakıyor.Daha önemlisi ateşin çıkacağı yer belli ,nasıl çıkacağı belli neden olacağı şeyler belli ama yinede biri/leri ateşe veriyor.

şunu diyorum aslında:şimdi biz biriyle tanışıyor ve o kişiyle ilerledikçe huyunu suyunu görüp zamanla kaşını oynatışından bile neye kızar/neye sevinir anlar hale geliyoruz ya.Hah işte biz kişi/lerin huyunu bile bile neden istenmeyeni yapıyor ,isteneni yapmıyoruz ? Biz neden baştan öyle sevdiğimiz insanları sonradan değiştirmeye çalışıyoruz ? Biz çocuk yaptığımızda hemşire hanım biz vazgeçtik çıkarken de kapıya bıraktık iyi günler diyor muyuz ? Peki neden sevdiğimiz adam /kadınların huylarını binbir entrikayla değiştirmeye çaba gösteriyoruz ? Ve hiç sabretmeden gidiyoruz.Bunu yapıyorsak biz kimi sevdik peki baştan ? proje sevgili mi bunlar?

Diyeceğim şu ki:Sevgililerinizi değiştirmeye çalışmayın.iki ayrı aile,görgü,adet,huy,ruhtan gelen insanın anlaşması ,uzun vadede birlikte yol alması zaten oldukça zor.Düşünün ki iki yaşındaki çocuğunuzu bile değiştiremediğiniz bu hayatta 30-40 yaşında ki sevgilinizin değişim şansı hiç yok.Bu durumda yapılması gereken değiştirmeye çalışmak değil ,huyunda ,suyunda tavrında eylemlerinde sizin gönlünüzü kıran ,inciten ve yoran şeyleri dile getirip onun ne yapacağını ,onun kararıyla beklemek olmalıdır.Ağlamayıp meme bekleyenlerden olmayın,Ağlayın…ve göz yaşınızı nasıl sildiğine bakın…

20 sene konuşmayıp ,bir sabah boşanmak istiyorum demeyin.Neden gittiğiniz bilinsin.Sabrınız testi geçsin.Yasal süreyi tamamlayın.Keşkeniz olmasın.Acabaları tüketin.Sabrınız annelerimizinkine benzesin Ebeveynlerimizin 50 yıl süren evliliklerini unutmayın…ama sadece babalarımız gibi adamlar ve annelerimizi andıran kadınlar için kalın….Sevgiyle de kalın…


Yorum bırakın